Sputnik grevi 20. gününde: Bu suçlara sessiz mi kalacaksınız?
İSTANBUL –Sputnik Türkiye’de hakları için Türkiye Gazeteciler Birliği’nde (TGS) örgütlenen ve ardından ihraç edilen 24 gazetecinin grevi 20’nci gününde devam ediyor.
Toplu iş sözleşmesi sürecinde masanın devrilmesi üzerine grev kararı alan gazeteciler, İstanbul’daki Sputnik Türkiye ofisi önünde açıklama yaptı.
‘İLK GÜN GİBİ KARARLIYIZ’
Sputnik Türkiye çalışanlarının açıklaması, çok sayıda siyasi parti temsilcisinin yanı sıra meslektaşları tarafından da desteklendi. Süzer Plaza önünde yaptığı açıklamada konuşan Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Başkanı Gökhan Durmuş, “İlk günkü kadar kararlıyız, ilk günkü kadar eminiz.”
‘Yasaların çiğnenmesine izin verecekler mi?’
“Greve başladığımızda taleplerimiz çok açık ve yasaldı” diyen Durmuş, şöyle devam etti: “Hukuksuz ihraç edilen üyelerimizin işlerine dönmelerini ve toplu iş sözleşmesinin imzalanmasını istiyorduk. Geriye kalanları anlamakta güçlük çekiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını tanımayanlara, kanunlarımızı hiçe sayanlara karşı 7 Ağustos’tan bu yana sessiz kalan bir işveren bu ülkeye gelip kanunları istediği gibi esneterek insanları çalıştırabilir mi? Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bunu yapabilecek mi? İletişim Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı bu hatalara sessiz kalıyor Sputnik patronu grevi kırmak için her yolu denerken, bu ülkenin kanunlarının çiğnenmesine izin mi verecekler?
‘KENDİLERİNİ TEMİZLEYEBİLECEKLER’
Sputnik patronu tarafından olumlu bir adım atılmadığını belirten TGS Lideri Durmuş, hukuka aykırı girişimlerin devam ettiğine de dikkat çekti. Mahkemenin yürütmeyi durdurma kararına değinen Durmuş, şunları söyledi: “Önce grevin hukuka aykırı olduğu iddiasıyla mahkemeye başvurdular. Ancak mahkeme yürütmenin durdurulması taleplerini reddetti. Bunun üzerine grevin etkisini kırmak için Rusya’daki Türk vatandaşlarını işe aldılar ama hâlâ çalıştıramıyorlar. Türkiye’de işsizliği fırsat bilen bilinçli insanlar işsiz gazetecileri arayıp iş teklifleri ve iş görüşmeleri yaptı. Bazıları siyasetçileri arayıp sendikayı suçlayacak kadar pervasızlaştı. Ancak şunu bilmeliler ki ne yaparlarsa yapsınlar diski çekemeyecekler. Bunlar nafile girişimlerdir. Grev kırıcı olmaları ve meslektaşlarını zor durumda bırakmaları, profesyonel yaşamlarında her zaman onların peşini bırakmayacak. Son 20 günde herkes tarafını belli etti. Kimisi emeği ve dayanışmayı seçti, kimisi mesleğini seçti. Bizim tarafımız emek, tarafımız dayanışma, tarafımız gayret. Kadro ve mevkilerini düşünenler değil, direnenler personel sınıfının tarihindeki yerini alacaktır. “Vazgeçmeyeceğiz, kazanana kadar direnmeye devam edeceğiz.” (DUVAR)